Ergenlik dönemi, insan gelişiminde önemli bir geçiş evresidir ve beraberinde çeşitli sorunları getirebilir. Bu dönem, yaklaşık olarak kızlarda 11, erkeklerde ise 13 yaşlarında başlayıp genç yetişkinliğe kadar uzanır. Ergenlik, bireylerin kim olduklarını, ne yapmak istediklerini ve yaşamda hangi yöne gideceklerini sorguladıkları, karmaşık ve çoğu zaman çelişkili duyguların yaşandığı bir kriz dönemidir.
Ergenlik Dönemi Sorunları
Kimlik Kazanımı ve Rol Karmaşası:
Erikson’a göre ergenliğin temel görevi kimlik kazanımıdır. Bu süreçte ergenler, geçmişe dönük ödipal çatışmaları tekrar yaşayabilir ve ebeveynlerinin değerlerini sorgulayabilirler. Kendilerini yalnız hissedebilir ve kimse tarafından anlaşılmadıklarını düşünebilirler. Geleceğe yönelik rolleri, hayalleri ve beklentileri üzerine düşünürler. Toplumsal cinsiyet rolleri de bu evrede büyük önem taşır; ergenler bu rolleri kabul etme veya reddetme seçiminde bulunurlar. Sağlıklı bir kimlik kazanımı için gençlerin spor, sosyal ve sanatsal kulüplere yönlendirilmesi faydalı olabilir, böylece kendilerini ifade edebilecekleri ve aidiyet hissi geliştirebilecekleri ortamlar bulurlar.

Ergenlik Dönemi Sorunları ve Çevre
Ebeveyn-Ergen Çatışması:
Ergenlik, ebeveyn-ergen çatışmasının arttığı bir dönemdir. Ergenler, özerk bir birey olmak için çabalarken ebeveynleriyle olan ilişkilerinde de denge arayışına girerler. Ebeveynler için bu dönemde ergene özerkliği için alan açmak, ancak aynı zamanda izleme ve denetleme yoluyla kontrolü elden bırakmamak önemlidir. Çocukların öfkelenmesi doğal bir süreçtir, ancak önemli olan öfkenin nasıl yansıtıldığıdır. Ebeveynler, çocuklarına bu öfkeyi çiğneyip geri vermek yerine, duyguları anlamlandırıp yansıtmaları ve uygun başa çıkma stratejilerini öğretmeleri gerekir.
Sosyal İlişkiler ve Akran Etkisi:
Ergenlikte sosyal ihtiyaçların arkadaşlar tarafından karşılanması önem kazanır. Grup kimliği, aidiyet duygusunun gelişmesinde kritik bir rol oynar ve akranlara uyum sağlama baskısı bu dönemde güçlüdür. Bu durum, bazen olumlu olabileceği gibi, suça eğilim gibi olumsuz davranışlara da yol açabilir, özellikle ihmal edilen ergenler hayatta kalmak için suça yönlendirilebilirler. Bu gibi durumlarda gençlere aidiyet sunmak ve enerjilerini yönlendirebilecekleri gruplara dahil olmalarını teşvik etmek önemlidir
Fiziksel ve Cinsel Gelişim:

Ergenlik, bedende belirgin fiziksel değişikliklerin yaşandığı bir dönemdir. Kızlarda meme gelişimi, kıllanma ve adet kanaması, erkeklerde ise sakal-bıyık çıkması, yumurtalık büyümesi ve ses kalınlaşması gibi değişimler görülür. Bu değişimler, ergenlerde beden imgesiyle ilgili endişelere ve özgüven eksikliğine yol açabilir. Cinselliğin daha yoğun merak edildiği ve araştırıldığı bu dönemde, cinsel sağlık eğitimi ve korunma yöntemleri hakkında bilgi vermek büyük önem taşır. Cinselliğin tabu olarak görüldüğü kültürlerde, hızlı mastürbasyon alışkanlıkları gibi durumlar cinsel yaşantıya genellenebilir ve denetimsiz boşalma gibi sorunlara zemin hazırlayabilir.
Duygusal ve Psikolojik Zorluklar: Ergenler, soyut düşünme ve eleştirel yeteneklerinde artış yaşarken, duygularını hissetme, anlamlandırma ve yansıtma konusunda farklı mekanizmalar denerler. Bu dönemde çilecilik (bedensel ve zihinsel sınırları zorlama) ve entelektüellik (dünyanın anlamını bulmaya çalışma) gibi savunma mekanizmaları devreye girebilir. Ergenlikte kötü beslenme, spor yapmama, uykusuzluk, alkol ve sigara bağımlılığı gibi riskli alışkanlıklar edinme olasılığı artabilir ve yeme bozuklukları (anoreksiya, bulimia nevroza) görülebilir. Bu tür ciddi sorunlar için psikiyatri kliniğine yönlendirme esastır.
Geçmiş Travmaların Etkisi:
Erken çocukluk döneminde yaşanan travmatik deneyimler (şiddet, istismar, ihmal, sürekli kıyaslanma veya yargılanma gibi) ergenlik ve yetişkinlik dönemindeki seçimleri ve davranışları derinden etkileyebilir. Bu tür travmalar, bireyin güvensizlik, yetersizlik ve değersizlik hislerini pekiştirerek, ilişkilerde veya hayattaki hedeflere ulaşmada zorluklara yol açabilir. Örneğin, narsist kişilik özellikleri, erken dönemde yaşanan güvensizlik ve yetersizlik duygularından beslenir.
Profesyonel Destek:
Ergenlik dönemi, zorlu bir süreç olsa da, uygun fırsatlar ve destek sağlandığında olumlu bir şekilde atlatılabilir. Ailelerin ve eğitimcilerin bu süreçte ergenlere karşı bilinçli, şefkatli ve empatik bir yaklaşım sergilemeleri önemlidir. Ergenlerin yaşadığı sorunlar şiddetli hale geldiğinde veya gelişimsel görevler sekteye uğradığında, aile danışmanlığı veya bireysel terapi gibi profesyonel destek almak, bu zorlukların üstesinden gelmede kritik bir rol oynar.
Daha fazlası için tıklayın.
İletişim için tıklayın.